EMPATI DÜSÜNCE TOPLULUGU ARALIK AYI TOPLANTISI BASIN AÇIKLAMASI

      Türkiye’nin en can yakici ve temel sorunu olarak gündemimizi isgal etmeye devam etmekte olan  Kürt Meselesinin demokratik yollarla çözümü için küçük de olsa bir katki mahiyetinde olmasi temennisiyle Empati Düsünce Toplulugu olarak Aralik ayi toplantimizi Kürt Meselesi ve Demokratik Çözüm konusuna ayirdik.

       06 Aralik 2012 saat 19:00 da gerçeklestirilen toplantimiza 23. Dönem Diyarbakir Milletvekili sayin Abdurrahman KURT da misafir konusmaci olarak katilmistir. Sayin Abdurrahman KURT’un Kürt Meselesinin sebepleri ve çözüm perspektifi ile ilgili sunumunun ardindan katilimcilarin soruna ve çözüme dair görüs ve önerileriyle sürdürülen toplanti yaklasik 3,5 saat sürmüstür.

       Çok kültürlü ve çok etnisiteli bir yapi olan Osmanli Imparatorlugunun bakiyesi olan Türkiye toplumunun tek dilli, tek dinli ve tek etnisiteli bir yapiya dönüstürülme çabalarinin bir sonucu olarak ortaya çikan ve onbinlerce insanimizin hayatina mal olan bu sorunun çözümüne yönelik yogun ve derinlikli tartismalarin sonunda ortaya çikan bazi çözüm önerilerini kamuoyuyla paylasiyoruz.

ÇÖZÜM ÖNERILERI:

1. Meselenin demokratik ortamda saglikli olarak tartisilabilmesi için uzun vadeli ve mutlak anlamda bir çatismasizlik ortami saglanmalidir.

2. Meselenin demokratik ve insani çözümü için örgüt silahli unsurlarini mutlaka sinir disina çekmeli, çekilme sürecinde çatismasizlik kosulu ilke olarak benimsenmelidir.

3. Siyasetin dili acilen yumusatilmali ve milliyetçilik üzerinden bir siyasetten kaçinilmalidir.

4. Siyaset yapanlar ve kanaat belirten tüm kesimler meselenin anlasilmasi için daha çok çaba sarf etmeli, pozitif bir dil kullanmali, ayristirici ve kutuplastirici yaklasimlardan uzak durmalidirlar.

5. Müzakerelerde amaç ortak paydayi bulmak olmalidir. Insani, Islami ve evrensel düzeyde temel insan hakki olarak kabul görmüs olan haklar müzakere disi tutulmali tartisilacaksa karsilikli çikarlar tartisilmalidir. Zira taleplerin maksimizasyonu üzerinden yürütülen müzakereler sürecin tikanmasina hizmet edecektir.

6. Aydin kesim tüm kesimlere iliskin olarak elestiriler yapmali ve çözüm konusunda gördügü engelleri dile getirmede cesaret göstermelidir.

7. Tüm vatandaslarin esitligi üzerine kurulu, etnisite vurgusundan uzak, evrensel standartlari esas alan demokratik bir anayasa süreci hizlandirilmalidir. 

8. Kürtçe ve Kürt kimligi ile ilgili (anadilde egitim vs.) tüm düzenlemeler anayasal bir çözüme kavusturulmalidir.

9. Türkiye’nin de imzaladigi “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Sarti” da dikkate alinarak genis tabanli mutabakatla yeni bir yerel yönetimler yasasi yapilmalidir.

10. Bugüne kadar yapilmis olan antidemokratik uygulamalar nedeniyle magdur olmus tüm kesimlerden devletin özür dilemesi ve zararlarini tazmin etmesi saglanmalidir.

11. Demokratiklesme süreci, PKK’nin sik sik degisen tavrina endekslenmeden kesintisiz olarak sürdürülmelidir.

12. PKK silah birakmali ve demokratik çözüm için; siddet mutlaka dislanmali ve örgütün siddet disinda hak arama yollarini tikayan yaklasimi mahkûm edilmelidir.

13. Bu süreçte, birlikte yasam fikri desteklenmelidir. Bölgenin normalizasyonundan sonra gündeme gelecek diger gelismeler bölge insaninin iradi tutumlari dogrultusunda ele alinmalidir. 

14. Bu süreçte basta sehit aileleri olmak üzere Türk toplumunun bölünme ve toprak kaybi endiseleri dikkate alinmali ve taraflarin “yenilmisligi” gibi travmatik sonuç yaratacak söylem ve eylemlerden uzak durulmalidir. Bu sorunu çözme konusunda hükümette dâhil tüm kesimlerin temel hareket noktasinin, her gün baska bir ananin yüregine kor düsüren bu kardes kavgasina son vermek oldugu gözden uzak tutulmamalidir. 

15. Mevcut siyasi aktörlerin pozisyonlarini degistirmemeleri durumunda üçüncü bir yol olarak bagimsiz ve halk üzerinden temsil gücü olan sivil toplum ve kanaat önderlerinin de içinde yer alacagi demokratik baski gruplari olusturulmali ve silahsiz demokratik çözümün yolunu açmak için çalisilmalidir. Böylesi bir insiyatif için bu cografya yeterli birikim ve ortak vicdana sahiptir.

16. Karsilikli acilarimizi yaristirmaktan vazgeçerek, meseleye adalet, merhamet, sagduyu ve vicdan perspektifinden bakilmali ve etnisite gibi birkaç farkliligin yaninda onlarca da benzerligimiz oldugu unutulmamalidir.

17. Silahsizlanma ve normallesme sürecinden sonra; zamanin ruhuna uygun gerekli onarici adimlar atilmali, birlikte yasamin geregi olarak genel af da dâhil tüm alternatifler konusulabilmelidir.